
Sosyal fobi hastaları “Ne zamandan beri bu problemi yaşıyorsunuz” sorusuna genellikle şu cümle ile cevap verirler: “Kendimi bildim bileli böyleyim…”
Sosyal fobi hastaları hayatlarının hatırladıkları kısmının neredeyse tamamında bu kaygıyla yaşamak zorunda kalmışlardır. Belirtilerin başlangıcını 5 yaş olarak bildiren hastalar vardır. Sosyal fobinin toplumun yaklaşık %10’unda görüldüğü düşünülmektedir.
Sosyal fobi nedir?
Sosyal fobi sosyal ortamlarda başkaları tarafından olumsuz değerlendirilmekten yoğun şekilde kaygı duyma ve korkulan durumlardan kaçınma eğilimi ile tanımlanabilecek bir anksiyete yani kaygı bozukluğudur. Sosyal fobide kişi başkalarının önünde gülünç duruma düşeceği, rezil olacağı kaygısı duyar. Fobik ortamlarda ortaya çıkan en yaygın somatik belirtiler şunlardır:
* Çarpıntı ( %79 )
* Titreme ( %75 )
* Terleme (%74)
*Kaslarda gerginlik (%64)
* Karında huzursuzluk hissi (%63)
* Ağız kuruluğu ( %61)
* Ateş basması ya da üşüme hissi (%57)
* Başta basınç hissi ya da baş. ağrısı (%46)
Eğer siz de kalabalık önünde konuşma yapmanız gerektiğinde (örneğin sınıfta ya da işte), misafir ağırlayacağınız zaman ya da yetkili biriyle konuştuğunuzda yukarıdaki semptomları yaşıyorsanız siz de bir sosyal fobik olabilirsiniz…
Nedenleri nelerdir?
Sosyal fobinin bilinen tek bir sebebi yoktur. Araştırmalar biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörlerin bu fobinin gelişiminde rol oynadığını göstermektedir. Ancak sosyal fobinin oluşumunda biyolojik faktörlerden ziyade çevresel faktörlerin etkisi oldukça yüksektir. Yapılan araştırmalar baskıcı, denetleyici, eleştiren, dış denetim odaklı (bir durumu değerlendirirken başkalarının ne düşüneceği üzerinden hareket eden) ve/veya aşırı koruyucu anne baba tutumlarına sahip anne babaların çocuklarının sosyal fobik olma olasılığının daha yüksek olduğu yönündedir. Bu gibi ailelerde çocuğun bireysel hareketleri büyük oranda kısıtlanır, çocuğun kendini ifade etmesine yeteri kadar olanak tanınmaz. Ayıp, yasak, günah kelimelerinin çocuğun davranışları için sık kullandığı ortamlarda çocuğun kendini tanıması, becerilerini fark etmesi ve dolayısıyla da geliştirmesi pek mümkün değildir. Çocuğun bağımsızlaşmasının desteklenmediği, takdir görmediği, kendini rahat bir şekilde ifade etme olanağı bulmadığı ortamlarda çocuğun başa çıkma becerilerinin gelişmesinin önü kesilir. Çocukların her hata yaptıklarında karşılarında eleştirel, sert bir tavırla karşılaşmaları özgüven düşüklüğüne yol açar. Çocukların kendilerine yeteri kadar özerklik alanı bulamaması, kendini ifade edememesi durumunda gittikçe utangaç oldukları ve eğer bir aşamada müdahale edilmezse bunun iyice yerleşeceği düşünülmektedir.
Sosyal Fobide Tedavi
Sosyal fobi tabi ki çözümsüz değildir. Alınacak terapi desteğiyle bu sorunu tamamen ortadan kaldırmak mümkündür… Sosyal fobi, çoğunlukla doğru tedaviyle tamamen iyileştirilebilir bir rahatsızlıktır. En etkili tedavi yöntemleri bilişsel-davranış terapisi ve EMDR terapisidir. .
Evin GÜLDOĞAN
psikolog ve psikoterapist
http://evinguldogan.com.tr/
RSS